Emrehan MUTLU

Çocuğumu Ne Zaman Psikoloğa Götürmeliyim?

5 Maddede Ebeveynler Ne Zaman Çocukları İçin Destek Almalı

Çocuğumu psikoloğa ne zaman götürmeliyim? Sorusu evde çocuklarıyla alakalı problemler yaşayan ailelerce sorular sorulardan biridir. Anne olmak beraberinde bir takım inançlar ve duyguları getirmektedir. Gerek kültür, gerek annenin içsel dünyası bebeği ile ilgili kendisine bir hayli sorumluluk yüklemektedir. Anne çoğu zaman kendine ayıracağı vakitler ve çocuğuna ayırması gereken vakitler ile ilgili içsel çatışmaya girmektedir. Bu çatışma beraberinde annenin içsel dünyasında kimi zaman suçluluk kimi zaman yetersizlik hissini doğurmaktadır. Çocuğumu psikoloğa götürmeli miyim? Götürmemeli miyim? İkileminde kalan anneler bu yetersizlik ve suçluluk duygusu sonucu fark etmeden kendi ruhsal yıkımlarına sebep olmaktadırlar.

1) Uyku Problemleri

Rem uykusu dediğimiz bir evrede gün içinde yaşananlar beynin hipokampüs bölgesinden geçerek işlevsel hale gelir. Rem uykusu derinliği gün içinde yaşananları sindirme ve anlamlandırma için çok önemlidir. Bundan da anlayacağımız üzere sağlıklı uyku beraberinde sağlıklı ruhsal yapıya da işaret eder. Çocuğun içinde bulunduğu sağlıksız ruhsal yapı uyumasına engel olur.

İyi uyku gün içinde duygusal dengemizi korumamıza yardımcı olur. Uykusunu iyi alamayan çocuklar duygusal dengelerini korumakta güçlük çekerler. Burada bir kısır döngü oluşur. Çocuk içinde bulunduğu ve çıkamadığı ruhsal yapısı sonucu uyku düzeni bozulur, uyku düzeni bozulan çocuğun duygusal dengesini kuramaması sonucu ruhsal yapısı daha da çöker. Yalnız yatamama, uykuya dalmada güçlük, sabah çok erken saatte kalkma, gece ağlama nöbetleri uyku problemleri arasındadır. Bu problem artık bir uzmandan destek alınması gerektiğinin zillerini çalmaktadır.

2) Akran Problemleri

Çocuğumu psikoloğa ne zaman psikoloğa götürmeliyim sorusunun cevabını ailenin bulamayışının bir çok sebebi vardır. Bunlardan biri ise problemin belli çevrede olup belli çevrede olmayışıdır. Örneğin evde gayet uyumlu bir çocuk iken arkadaş edinememe, kalabalık arkadaş grubuna girememe, arkadaşlarıyla iletişim kuramama sorunlar ortaya çıkar. Yani bir sorun kimi zaman sadece belli çevre koşullar varken oraya çıkar.

Arkadaş edinememe, arkadaş gruplarının arasına girememe, arkadaşlarıyla iletişim güçlükleri bize hem dışa atım problemlerini hem de içe atım problemlerini gösterebilir. Yani bu bir davranış problemi olabilir. Arkadaşlarına vurma, tükürme gibi davranışları çocuğun toplumdan soyutlanmasına sebep olur. Dışa atım problemleri yerine bir içe atım problemi olan sosyal fobi eşlik ediyor olabilir. Sosyal fobi çocukların sosyal ortamda çekingen, utangaç kalmalarına sebep olur. Bu da çocukları sınıfta hayalet çocuk, varlığı yokluğu belli değil gibi etiketlere maruz bırakır.

Çocuğunuzun akranları ile alakalı problemleri olduğunu düşünüyorsanız bir uzmandan destek alabilirsiniz.

3) Aile İçi Giderek Artan Problemler

Kimi zaman çocuğun içinde bulunduğu çatışmalı ruhsal yapı aile dinamiklerini olumsuz etkilemektedir. Bunun tersi de mümkündür. Örneğin yatağında yatmaktan korkan bir çocuk sürekli anne baba ile yatmak için ısrarcı taleplerde bulunur. Bu durum anne baba arasındaki cinsel hayatı olumsuz etkiler. Böyle anne-babalar cinsel hayatlarında tutkunun git gide azaldıklarını tarif ederler.

Karşıt gelme bozukluğuna sahip bir çocuk ev içinde sürekli tartışma yaratmak, inatlaşmak için psikopatolojisi gereği ortam arar. Buna ek olarak bu ortamları iyi değerlendirir. Sınır almak istemez. Sürekli aile ile zıt fikirler halindedir. Bu durum ebeveynlere disiplin anlayışını sorgulatır. Çoğu zaman kendi otoritelerini kaybetmiş, yetersiz ve umutsuz hissederler. Çocuğun problemine doğru yaklaşım aile içindeki umutsuzluğu da çözmektedir.

Depresyon hayattan keyif alamama, mutsuzluk, motor işlevlerde yavaşlama, düşüncede yavaşlama içerek ruhsal bir sorundur. Mesela depresyonda olan bir çocuk ev içinde sık sık öfke patlaması geçirir. Bu durum aile bireylerinin duygu durumunu olumsuz etkiler. Öfke patlaması ile başa çıkamayan anne kimi zaman böyle durumlarda çocuğuna yaklaşımında tahammülsüz olabilir. Anne ve babanın kimi zaman haklı tahammülsüzlükleri çocuğun içinde bulunduğu depresif ruh halini besler.

Ev içinde problemlerin artması gözlemlendiğinde bir uzmandan destek alınması gerekmektedir.

4) Bağımlılıklar

Günümüzde çocuklar ve bağımlılık deyince akla telefon, tablet, oyun gelmektedir. Gerçekten de bu durum neredeyse her ruhsal patolojiye eşlik etmektedir.

  • Depresyonda olan bir çocuk günlük hayatın keyifsizliğinden kaçmak için
  • Kaygılı bir çocuk duygularını dengeleyebilmek için
  • Sosyal fobisi olan bir çocuk sosyal ihtiyacını karşılayabilmesi için ekran bağımlılığı geliştirir.

Ekran bağımlılığı bir yerde sınır problemidir. Bu durumu ebeveynin otoritesini almak istemeyen çocuklarda sık gözleriz. Bu tarz çocukların ergenlikte isyanı ağır olma ihtimali vardır.

5) Akademik Sorunlar

Çocukların akademik anlamda yaşadıkları problemleri ileride daha fazla çalışarak toparlama ihtimalleri vardır. Fakat problem gerçekleşirken duygusal olarak aldığı yaraları toparlamada güçlük çekerler. Çocuklar kimi zaman akademik güçlükler sebebiyle sınıfta travmatik durumlara maruz kalır. Bu tarz anılar olumsuz düşünce sistemini oluşmasına sebep olur.

Derse odaklanama, dersi dinleyememe, ödevlerini yapamama, yapmak istememe sık rastlanılan akademik problemler arasındadır. Bu durumun Dikkat Eksikliği Bozukluğu olma ihtimali vardır. Akademik anlamda güçlük çeken çocuklar için aileler bir uzmandan destek almalıdır.

Psk. Emrehan Mutlu

Suadiye Mah. Bağdat Caddesi No:401 Kadıköy / İstanbul

Farklı konularla ilgili paylaşımlarımı için buradan sosyal medya hesabımı takip ediniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Yazılar
WhatsApp'ı Aç
Yardıma mı ihtiyacınız var?
Merhabalar, Size Nasıl Yardımcı Olabiliriz?